Görsel Yaklaşım

Birincil sekmeler

Kusursuz devinim hangisidir, işte bu soruyu sorma becerisine sahip, filozoflar oldukça fazladır. Haliyle bu soru en doğru tanımını, doğal devinimlerde bulur. [w:Agamben]’e göre “kendi üzerinde temellenen görünüm, anlaşılabilirliğinden koparılamayan, onun ortasında yer alan şey ideadır, kendinde şeydir” ancak bu kendinde şey olma, üst gerçekçiliğin, [w:Dadaist]lerin bakışıyla, başka bir oluşu meydana getirir.

Eski yapılarda gördüğümüz meander motifi, yaşamın devamlılığını açıklarken, düz çizgiler ölümü açıklamaktadır; bu anlamda bir fotoğraf, görsel yaklaşım kendi içinde ne denli tutarlıdır, birden fazla çizginin birleşimi, resimi, fotoğrafı oluşturmuyor mu?

[w:Fluxus]’un getirdiği kullanımı her zaman el altında, böylece sürekli –buradaki süreklilik tamamen bireyin kullanımı, değilse bir çizgiden bahsetmemiz gerekecek gene- yaşamın içinde olan malzemeler, güncel deyişle “a bende de var” dedirten malzemeler ideal olanın dışında, sanatın anlaşılmazlığından çok onu düpedüz güncel yaşamın içine sokmuştur.

Görsel yaklaşımlar bir hayali üründen, “biriciklik”den değil, onun yeknesaklığını neyin bozacağından devinimle oluşur. Şaşı bak şaşırdan öte, bilinçte oluşan ayrımlı iki nesne tek nesne değil, iki nesnenin birlikte imlediğidir. Sanatsa –Gösterge Bilim’in deyişiyle gösterilen- bir işlev oluşturmadığını, yalnızca bir işaret olduğunu yazabilirim. Yapının devamlılığı rast geleliği ne denli izlencenin –kullanılan uygulayımsal izlencenin- seyrine bırakılsa da, her hangi bir PS izlencesinde görsel bir izleğe dönüştürülebilir.

Burada asıl önemli olan birleşme noktaları değildir haliyle. [w:PS]’nin [w:HDR] izlencesinde oluşturulan bir görsel yaklaşım ideanın yaklaşımıdır, işte hizmet edilen neyse ona dönüşür. Binlerce bitlik uygulamada sanatın bakışı haliyle rastgeleliğe bir “[w:meander]” e dönüşür, kalıtın sürprizi, usun, süremin oluşu.

Acaba, ressamların, resminde, veya şiirin görselliğinde –HDR ya da herhangi bir panorama izlencesi- yapıtı nereye götürür, şiirin görselliğinden çok sözcüklerin oluşuna yol açılsa, yani şiiri bir kenara koysak, birden fazla resimin, her hangi bir izlence de birleşmiş hali yeni bir görsel yaklaşım değil midir, ya gerçeğe, doxa ya dönüşürse.

Yorumlar

Çok iyi!
O kadar iyi değil!

Puanlar: 15

‘yukarı’ dedin

Sondaki öneriye istinaden söylemek istiyorum ki, şiir aslında eğer kelime değilse sadece harf değilse, herhangi bir görselleştirmeye ya da yeniden üretmeye (seri ya da değil) direnmesi gerekmiyor. Aslında biraz düşünülürse, şiir metni ya da dizeli şiir ya da söylenen şiir, bu tür bir işlemden geçiyor. Bir akış izleniyor, ama bu akış fazla sıralı olduğu için yukarıdan aşağı bir okuma sağlıyor sadece. Birkaç yönden okumamıza izin veren, okuma alışkanlıklarımızı kıran bir şiir gördüğümüzde sanıyorum bunu rahatça deneyimleyebiliriz. Ama o alışkanlıkları kırmak?

Çok iyi!
O kadar iyi değil!

Puanlar: 28

‘yukarı’ dedin

Evet, alışkanlıkları kırmak oldukça zor, çoğu şiiri dize, bütünlüğü ile okuduğumuzda ayrımlı, tam "metin" olarak okuduğumuzda ayrımlı sonuç elde edilir, her ikisi bir araya geldi mi, "o alışkanlıkları kırmak"...