Olan bana olduğu gibi mi oluyor? Bu belirlenebilir, karar verilebilir bir durum mudur? Bende olanla, bende olmayan nedir? Bende olanın bende olmayan olmaması beni bensiz yapar mı? Beni ben yapan bende olan mıdır, olmayan mı? Ben bensem bende olmayan nedir? Benim yaşadığıma; işte_ yahut: öldüğüme karar verilebilir mi? Henüz bilmediğimiz, henüz biçimlen[diril]memiş iletişim, bilişim yolları kullanılmadan iletişim- içinde- olmayan- şeyler’in iletişim kabiliyetlerini ileri sürmek bir yaklaşmadan ibarettir. Ne biricik kelimemiz var, ne kayıp babaocağımızdan miras saf ”ana” dilimiz.
Kelimemle benim uygun bir isimde ittifakımız… cümlesi söylendiği anda kendini imkansızlaştıran bir cümledir. Hegel bunu isabetle ifade eder: “Saf Varlık ile Saf Hiçlik aynıdır.” Adlandırılmış olanın hepsi aynıdır. Saman alevi gibi: Hani; işte_ saniyeler sonra herkes önceki yaşamına dönüveriyor.
Tek başımayım. Ben tekil ve tekrar edilmezim. Bana ne oluyor?
Belki de oluruna bırakmalıyım. “Bir şeyi oluruna bırakmak” diye bir tabir vardır. Yapamadığımız bu belki de: “oluruna bırakmak”. Bir şeyin oluru onun Varlıkla uygunluğudur. Benim halimi yoluna koyup oluruna bırakmam, uygunlukta konaklamam, onda yol almam gerekiyor. Belki sadece yoldayımdır; olan budur. Açık-ara bir yol.